Danimarka, Kuzey Denizi’ndeki tüm yeni petrol ve gaz aramalarını durdurarak fosil yakıt çağına son verdiğini söylüyor.
Firmalara petrol ve gaz arama ve çıkarma izni veren bir süreç olan son lisans turunu iptal etti.
Fosil yakıt çıkarımı 2050 yılına kadar duracak.
Greenpeace Danimarka, “Danimarka’nın yeni ihale turlarına dur demesi ve en azından Kuzey Denizi’ndeki petrol ve gaz üretimi için bir bitiş tarihi belirlemesi tarihi bir dönüm noktasıdır” dedi.
“Geniş siyasi anlaşma, iklim yasası kapsamındaki bazı uluslararası yükümlülüklerimizi yerine getiriyor ve tüm dünyada yankılanacak kristal netliğinde bir sinyal gönderiyor.”
Danimarka Parlamentosu, Danimarka İklim Değişikliği Konseyi’nin devam eden maden çıkarmanın ülkenin iklim değişikliğiyle mücadelede öncü olma emellerine zarar vereceğini söylemesinin ardından Perşembe akşamı geç saatlerde hareketi destekledi.
“İngiltere ve Norveç ekstra baskı altında”
Hem sol eğilimli partiler hem de merkez sağ muhalefet tarafından desteklendi, bu da politikanın tersine çevrilme olasılığının düşük olduğunu gösteriyor.
Sosyal Demokrat iklim bakanı Dan Joergensen, “Kuzey Denizi’ndeki olasılıklar ve koşullar hakkında artık hiçbir şüphe kalmaması için anlaşmanın arkasında geniş bir çoğunluğa sahip olmamız inanılmaz derecede önemli” dedi.
“Küçük bir ülke olarak, küresel emisyon eğrisinde gerçek bir çentik atmak için tek şansımız örnek olarak yol göstermek. Hem iklim değişikliğinin aciliyetini hem de fosil sektöründe istihdam edilen işçilerin gerçek endişelerini dikkate alarak, iddialı ama dengeli bir fosil yakıt üretiminin aşamalı olarak kaldırılmasının nasıl olabileceğini göstermeyi amaçlıyoruz. Adil geçiş, sosyal açıdan dengeli herhangi bir yaklaşımın ayrılmaz bir parçası olmalıdır. Umarız, başkalarına da aynı şeyi yapmaları için ilham verebiliriz.”
Hükümete göre, bu yıl Danimarka’nın günde 100.000 varilden biraz fazla ham petrol ve petrol eşdeğeri pompaladığı tahmin ediliyor. Ancak bu, bazı uluslararası petrol devleriyle karşılaştırıldığında nispeten küçük. Birleşik Krallık bu miktarın yaklaşık on katını üretirken, dünyanın en büyük üreticisi olan ABD geçen yıl günde 19 milyon varilden fazla petrol pompaladı.
“Kuzey Denizi’nde Danimarka’dakinden daha fazla petrol üretimine sahip olan Norveç ve Birleşik Krallık’ın, iklim krizini yavaşlatmaya yönelik uluslararası taahhütlerini yerine getirmeleri için şimdi ekstra bir baskı altına alınacağına hiç şüphe yok. Greenpeace Danimarka’da iklim ve çevre politikası başkanı Helene Hagel, “Bu, umarız tüm Kuzey Denizi’nde fosil üretiminin aşamalı olarak durdurulmasına yönelik ilk adımdır” dedi.
Bir iklim zaferi mi, yoksa çok mu geç?
Hagel, “Bu, iklim hareketi için büyük bir zafer” diye ekledi. Ülkenin, “dünyanın Paris Anlaşması’nı yerine getirmek ve iklim krizini hafifletmek için harekete geçebileceğine ve geçmesi gerektiğine dair net bir sinyal göndermek için yeni petrol arayışını sona erdirmek gibi ahlaki bir yükümlülüğü var” diye ekledi.
2015 dönüm noktası Paris iklim anlaşması, hem zengin hem de fakir ülkelerden, buzulları eriten, deniz seviyelerini yükselten ve yağış modellerini değiştiren küresel sıcaklıklardaki artışı durdurmak için harekete geçmelerini istiyor.
Hükümetlerin, küresel sıcaklık artışını 2 santigrat derecenin (3,6 Fahrenheit derece) çok altında sınırlamak için emisyonları azaltmaya yönelik ulusal planlar sunmasını gerektiriyor.
Ancak iklim aktivisti Greta Thunberg Cuma günü bir tweet’te hareketin çok küçük ve çok geç olduğunu söyledi: “Buradaki gerçek haber, görünüşe göre Danimarka’nın fosil yakıtları çıkarmaya otuz yıl daha devam edeceği.” “Biz çocuklara göre bu, bazılarının düşündüğü gibi ‘iyi haber’ değil. İklim acil durumundayız. Buna göre hareket edin” diye uyardı.
Danimarka enerjisini nereden alacak?
Danimarka’nın enerjisinin üçte biri şu anda rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir kaynaklardan geliyor. Ülke, 1973’teki petrol krizinden sonra rüzgar enerjisine yatırım yapmaya başladı ve 1979’da ilk ticari rüzgar türbini inşa edildi.
Rüzgar enerjisini erken benimseyen bir ülke olarak, Danimarka’nın elektriğinin neredeyse yarısı (%47) 2019’da 6.229 rüzgar çiftliğinden geldi. Bu, ülkenin güneş ve jeotermal enerji kaynaklarıyla birlikte 2050 yılına kadar ülkenin enerji sisteminin dönüştürülmesinde kilit rol oynayacak.
