Bir Avrupalı kimliği yaratmak sadece anlaşmalar, para birimleri ve sınırlar meselesi değil, aynı zamanda insanların birbirini tanıması ve anlaması ile de ilgili.
Kanal 30 yıl önce bugün yayına girdiğinde Euronews muhabirlerinin aklında bu vardı. Beş dilde başlatıldı, ancak tek bir ortak hedefle: Avrupa’ya giderek daha fazla bağlanan bir dünyada bir ses vermek.
İspanyol Euronews muhabiri Beatriz Beiras, “O zamanlar uluslararası haberler CNN ile tamamen ABD’nin tekelindeydi” dedi.
“Eurovision, iki hedefi olan bir Avrupa kanalı yaratmayı amaçlayan bir girişim başlattı. Birincisi, bu tekeli kırmak, İkincisi, Avrupalıların birbirlerini daha iyi tanımalarına yardımcı olmak.”
Bugün Euronews 160 ülkede on milyonlarca kişiye ulaşıyor. Ancak istasyonu çalışır duruma getirmek sorunsuz bir seyir değildi.
Euronews kanalının şefi Isabelle Martin, “Bize ‘bir televizyon kanalı kurmak için iki ayınız var’ dediler” dedi.
“Son ana kadar yerde hala kablolar ve delikler vardı. Hiçbir şey hazır değildi. Teknisyenlerin hepsi gençti.
“Uyumuyorduk, günde on iki saat çalışıyorduk. Her şeyi yerli yerine koyan bizdik. Kimse bize bir şey söylemedi.”
Ancak Euronews’in ilk gazetecilerinin moralini bozmak şöyle dursun, karşılaştıkları ilk zorluklar onları daha da yakınlaştırdı.
Euronews muhabiri Aurora Velez, “Gurur duyduk çünkü bir şeyler inşa ettiğimizi hissettik” dedi.
“Avrupa’da yeni bir medya. Haber merkezine gidip İngilizce, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca ve Almanca konuşan insanları dinlemek çok güzeldi.”
Euronews muhabiri Christian Boudarel, “Avrupa’yı inşa eden farklı ulusların canlı kanıtıydı ve bu benim için çok önemli bir şeydi” diye ekledi.
30’dan fazla farklı ülkeden yaklaşık 400 gazeteci ile Euronews, Avrupa’nın gözü kulağı olmaya devam ediyor.
Euronews’in yukarıdaki videodaki raporunu izleyin.
