Alman hükümeti Çarşamba günü, ülkenin iktidardaki askeri cuntasıyla yaşanan gerginlikleri gerekçe göstererek askerlerini Mali’deki BM barışı koruma misyonundan çekeceğini doğruladı.
Olaf Scholz hükümeti yaptığı açıklamada, şu anda ülkede görev yapan yaklaşık 1000 Alman Bundeswehr askerinin önümüzdeki 12 ay içinde kademeli olarak ayrılacağını doğruladı.
Geri çekilme kararı ilk kez Berlin tarafından geçen yılın sonunda açıklandı. Almanya, 2013’ten bu yana Mali’deki Birleşmiş Milletler Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu’nun bir parçası ve şu anda onun en büyük Batılı katılımcısı.
Yalnızca 2022’de iki askeri darbe gören Mali, 2015’ten bu yana Sahel’e yayılan cihatçı şiddet sarmalının içinde sıkışıp kalıyor. STK’lara göre, yalnızca Mali’deki şiddet son yedi yılda 10.000’den fazla sivil ve askerin hayatına mal oldu ve yaklaşık 2 milyon insanı yerinden etti.
Yaklaşık 12.000 askerin konuşlandırıldığı Mali’deki BM misyonu, düşmanlıkların doğrudan sonucu olarak 185 kişinin ölümüne yol açtı ve bu da onu son yılların en ölümcül BM misyonu haline getirdi.
Mali ordusu, kontrolü geri aldığından beri Batı’dan uzaklaştı ve Kremlin’in nüfuzunu Afrika çapında genişletme çabası nedeniyle yüzünü özellikle Rusya’ya çevirdi.
Sahel bölgesinde faaliyet gösteren cihatçı gruplar üzerindeki baskıyı sürdürmek için birçok ülke, başta Mali’den daha güvenilir bir ortak olarak kabul edilen Nijer olmak üzere diğer ülkelerle iş birliğini güçlendirmek istiyor.
Olaf Scholz hükümeti, sahadaki koşulların artık Mali misyonuna katılmaya devam etmek için yeterli olmadığı sonucuna vardı, ancak Batı Sahel bölgesinde barışı korumaya kararlı olduğunu savundu ve geçen Nisan ayında bir operasyona katılmak üzere 60 asker göndermeye karar verdi. Nijer’de AB liderliğindeki yeni misyon.
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock bugün yaptığı açıklamada, “Hoşumuza gitse de gitmese de, Sahel’de olup bitenler bizi etkiliyor.” dedi.
“Berlin’in Sahel bölgesinde kalmayı ve Nijer, Moritanya ve Gine Körfezi ülkelerindeki güvenlik konusundaki kararlılığını yeniden yönlendirmeyi düşünmesinin nedeni budur.”