Vincent van Gogh, Paul Cézanne ve Claude Monet’den, tarihin önde gelen sanatçılarından bazıları eserlerini hedef aldı – ve aslında çalınan bir tablonun statüsünde bir fayda olduğu ortaya çıktı.
Sanat suçu uzmanı ve serginin küratörü Dr Noah Charney, “Bu, prestij faktörü açısından muhtemelen bir sanat eserinin başına gelebilecek en iyi şey” dedi.
Euronews’e “Bunu en ünlüsü 1911 Mona Lisa hırsızlığı ile gördük” dedi.

Vincent van Gogh’un başyapıtı Paris’teki Louvre’dan çalındı ve koleksiyonun değerli bir parçası olmasına rağmen, çalınması ve ardından geri dönüşüne kadar muhtemelen dünyanın en ünlü sanat eseri haline gelmedi.
“Bu tabloyu havaya uçurdu” dedi.
“Bunu, aksi takdirde karşılaşmayacağımız sanatçıların eserlerinde görüyoruz, eserleri çalınacak kadar değerli olduğu için aniden uluslararası manşetlere çıkıyor.”
Dijital bir sergi, kayıp başyapıtları sergiliyor, onların inanılmaz hikayelerini ve ünlü sanat eserlerinin yasadışı ticaretinin ardındaki katı gerçekliği vurguluyor.
Dünyanın dört bir yanındaki birçok galeri ve müze, koronavirüs pandemisinin ardından kapılarını kapatırken, en ünlü yağmalanmış sanat eserlerinden bazıları artık ilgi odağının bir kısmını geri çalabilir.

Ünlü bir sanat eseri çalındıktan sonra, onu değerinde büyük bir paraya satmak kolay bir şey değildir.
Charney, suçluların, çalınan mallarını satmak için mega zengin bir suç sanat koleksiyoncusu bulabilecekleri izlenimi edindiklerini, ancak daha sonra bunun gerçek olmadığını keşfederler.
Bunun yerine, bunları bir kredi veya uyuşturucu veya silah gibi diğer yasadışı mallarla değiştirildiği bir “diğer suç gruplarıyla kapalı anlaşmalar sistemi” içinde teminat olarak veya takas için kullanırlar.


Bugün birçok meslek gibi, sanat hırsızlığı da koronavirüs pandemisi tarafından vuruldu.
Charney, “Sokaklarda söylenenlere göre suçlular hasta olmak istemiyorlar, bu yüzden karantina protokollerini de uyguluyorlar” dedi.
Dünyanın pek çok yerinde polis devriyeleri ve sokağa çıkma yasakları varken “yapmamaları gereken bir şeyi yapmak için yolda yakalanmak da istemiyorlar”.
Charney’e göre, sanat eserleri de artık büyük ölçüde kilit altında tutuluyor ve hırsızlığa karşı en savunmasız durumdalar, halk için sergilendiklerinde.
Kayıp Başyapıtlar sergisi 12 eserden oluşuyor.