Belçika’da 2018’de iki yaşındaki bir Kürt kızının yüksek hızlı polis kovalamacası sırasında vurularak öldürülmesiyle ilgili dava açıldı.
Mawda Shawri, yetkililerden İngiltere’ye kaçan şüpheli göçmen kaçakçıları tarafından sürülen bir minibüste başından vuruldu. Daha sonra bir ambulansta öldü.
O sırada minibüste Mawda’nın erkek kardeşi ve ebeveynleri de dahil olmak üzere toplam 30 kişi vardı.
Bir polis memuru kasıtsız adam öldürmekle suçlanırken, diğer iki kişi göçmen kaçakçılığıyla suçlanıyor.
Çok sayıda kişi, güneydeki Mons kentindeki adliye binasının önünde “Mevda için adalet” talebiyle pankartlar açtı.
Başkent Brüksel’de, diğer göstericiler ana adliye binasındaki bir dayanışma etkinliğinde çocuk kıyafetlerini bir ipe astı.
Mawda Shawri’nin ölümü, Avrupa’da daha iyi bir yaşam aramak için anavatanlarından kaçan göçmen ve mültecilere yönelik adaletsizliğin bir simgesi haline geldi.
İngiliz yönetmen Ken Loach, “Mevda için Adalet” hareketini destekleyenler arasında yer alıyor.
Loach, “Bunlar terörden kaçan, hayatlarından korkan, Avrupa’da en çok sömürülen, en çok tehlike altında olan, hayal edebileceğimiz en yoksul, en savunmasız insanları özgürleştiren insanlar” dedi.
Belçika İnsan Hakları Ligi, Avrupa düzeyinde “Mawda’nın öldürülmesi, sınırları kapatmaya yönelik ırkçı bir politikanın parçası olan izleme operasyonları bağlamında gerçekleşti” dedi.
Shawri, Temmuz 2018’de Brüksel’de toprağa verildi ve daha sonra ailesine insani gerekçelerle oturma hakkı verildi.
Mons’taki duruşma, polisin müdahalesine ve minibüsü ateş ederek durdurmaya çalışmanın neden gerekli görüldüğüne odaklanacak.
Belçikalı yetkililer, polisin içerideki insanları hedef alma niyetinde olmadığını ve polis memurunun silahının “ön sol lastiğe” doğrultulmuş olduğunu söyledi.
Yüksek hızlı kovalamaca, Mayıs 2018’de Brüksel’in güneyindeki Wallonia’da bir otoyolda gerçekleşti.
Kimliği açıklanmayan polis memuru, suçlu bulunduğu takdirde iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılırken, şüpheli Iraklı göçmen kaçakçıları 30 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.
Duruşmaya, Kürtçe çevirilerle ilgili sorunlar nedeniyle Pazartesi günü kısa bir süreliğine ara verildi, ancak günün ilerleyen saatlerinde devam etmesi bekleniyordu.