Başsavcı Michal Bobek Perşembe günü yaptığı açıklamada, Avrupa Adalet Divanı’nın Macaristan’ın bloğu üye devlete karşı disiplin cezası vermeye çağıran bir AB Parlamentosu kararını iptal etme girişimini reddetmesi gerektiğini söyledi.
Bobek’in görüşü yasal olarak bağlayıcı değildir, ancak yine de Macaristan’a büyük bir darbe vurmaktadır, çünkü bu tür kararlar genellikle Mahkeme’nin sonunda hangi yöne gideceğinin iyi bir göstergesidir.
Euronews, yorum için Macaristan Adalet Bakanlığı ile temasa geçti.
Macaristan hükümeti, Avrupa Parlamentosu’na karşı yasal işlem başlatmıştı, bu da Avrupa Parlamentosu üyelerinin ülkeye karşı 7. Madde davasını başlatmak için oylama yapmasından bir ay sonra, Ekim 2018’de.
Sıklıkla “nükleer seçenek” olarak adlandırılan 7. Madde, AB’nin ceza maddesidir ve bloğun temel ilkelerinin “ciddi bir ihlalin açık bir riski” olduğunda üye devletleri disipline etmesine izin verir.
Macaristan, o sırada Avrupa parlamentosundaki milletvekillerinin yalnızca lehte ve aleyhte oyları sayarak ve çekimserleri hariç tutarak ve parlamentonun Anayasa İşleri Komitesine danışmayarak AB iç tüzük kurallarını “ciddi şekilde ihlal ettiğini” savundu.
Çekimser oylar sayılmış olsaydı, oylamanın sonucu farklı olacaktı” denildi.
Ancak Bobek, oylamadan bir buçuk gün önce milletvekillerine çekimserlerin kullanılan oylar olarak sayılmayacağı konusunda “gerekli şekilde bilgilendirildiğini” söyledi.
“Oy verme sürecine uygulanan kuralların çok iyi farkındaydılar ve bu nedenle bu kurallar ışığında oy kullanma haklarını kullanabilirlerdi” diye yazdı.
Ayrıca, “Parlamentonun İç Tüzüğü’nün, oylama kurallarını yorumlamak için [Anayasal İşler üzerine] bu komisyona danışma zorunluluğu içermediğini” vurguladı.
Bobek, 7. madde prosedürünün üye devlet için “yasal sonuçlar doğurması” nedeniyle davanın kabul edilebilir olduğunu söyledi, ancak yine de “Mahkeme’nin Macaristan’ın eylemini temelsiz bularak reddetmesi gerektiğine” karar verdi.