İtalya Sağlık Bakanı Roberto Speranza’ya göre, Ocak ayında büyük bir aşı kampanyası başlatmaya hazırlanıyor.
İtalyan hükümeti, uluslararası düzenleyiciler başarılı bir aşıyı onayladığında ilk dozların nasıl ve nerede verileceğini planlamak için bir görev gücü atadı.
Bilim adamları, koronavirüse karşı sürü bağışıklığına ulaşmak ve gelecekteki salgınları durdurmak için nüfusun yüzde 60-90’ının – muhtemelen her yıl – aşılanması gerektiğini tahmin ediyor.
Sağlık Bakanı, aşının İtalya’da ücretsiz olacağını ve muhtemelen gönüllü olacağını söyledi. Ve aşı zorunlu olmayacak olsa da, İtalyanlar arasında aşının güvenliği konusunda artan bir tereddüt var.
“SWG” araştırma enstitüsü tarafından yakın zamanda yapılan bir ankete katılan 800 kişiden yaklaşık %40’ı risk almayacaklarını söyledi.
Bilimsel araştırmalar, aday aşıların seçimini genişletti, ancak bu bile bazı şüpheleri tetikledi. Ankete katılan insanların çoğu, bir Avrupa veya Amerikan aşısındansa bir İtalyan aşısı olmasını tercih ederdi.
Hükümet tarafından açıklanan plana göre, ilk alanlar sağlık çalışanları ve tıbbi açıdan savunmasız gruplar olacak.
İtalyanlar, aşı kayıtlarını takip etmek, ülke içinde hareket edebilmek veya yurtdışına seyahat edebilmek için yakında bir “aşı pasaportu” alabilirler.
Ancak uzmanlar temkinli. Avrupa’da virüsün DNA dizisini izole eden ilk virolog ekiplerinden birinin başkanı olan bilim adamı Maria Rosaria Capobianchi, farkı yaratacak tek şeyin aşı olmadığını söylüyor.
“Aşı, mevcut tek ürün değil, bununla birlikte tedaviler de sunacağımızı umuyoruz. Ancak asıl araç, her birimiz tarafından takip edilen davranıştır. Bu, virüsün yayılmasını kontrol altına almak için çok etkili bir önlem olduğunu kanıtladı” dedi.
Görünüşe göre aşı, kısa vadede insanları yüz maskesi kullanmaktan veya sosyal mesafeye saygı göstermekten kurtarmayacak. Uzmanlar, normale tam dönüşün ne kadar süreceğini söylemek için henüz çok erken olduğu konusunda uyarıyor.
Şu anda pandeminin ikinci dalgasıyla mücadele eden Avrupa ülkeleri arasında yer alan İtalya, koronavirüsün bu yılın başlarında ortaya çıkmasından bu yana 1,3 milyon vaka ve yaklaşık 50.000 ölüm kaydetti.
