Avrupa, başta güneş enerjisi olmak üzere yenilenebilir enerji endüstrisini artırarak Rus gazına olan bağımlılığından kurtulmaya çalışıyor.
Güneş enerjisi, Avrupa’nın enerji güvenliği, iklim hedefleri ve istihdam açısından hayati önemde görülüyor. SolarPower Europe endüstri grubuna göre, Avrupa 2022’de 2021’e göre %47 artışla 41,4 gigawatt’lık rekor bir fotovoltaik enerji kurdu.
Ancak şu anda Çin, güneş enerjisi endüstrisine hakim durumda.
Paris merkezli Uluslararası Enerji Ajansı’nın rakamları, 2025 yılına kadar güneş enerjisi endüstrisinin %95’e kadarının Çin’de yoğunlaşabileceğini öngörüyor.
Almanya’daki Burghausen, güneş panellerinin ham maddesi olan polisilikon üretiminde dünyanın önde gelen üreticilerinden biri olan Wacker Chemicals’ın evidir.
Wacker Polysilicon Başkanı Tobias Brandis euronews’e şöyle konuştu: “Biz aslında enerji yoğun endüstri dediğimiz bir sektörüz.” “Burada ve Saksonya’daki ikinci tesisimizde, Almanya’nın elektrik talebinin yaklaşık %0,7 ila 0,8’ini kullandığımızı hayal etmelisiniz ki bu kesinlikle çok büyük bir rakam.
“Gelecekteki yatırımlar için rekabetçi bir enerji seviyesine sahip olmanın yanı sıra öngörülebilir bir enerji seviyesine de sahip olmak son derece önemli olacaktır” diye ekledi.
Wacker polisilikon alanında Avrupa’nın liderlerinden biri olmasına rağmen büyük çoğunluğu Çin’in başka yerlerinde üretiliyor.
Tobias Brandis, “Çin orada gerçekten harekete geçti. Bunu çok stratejik olacak sektörlerden biri olarak gördüler ve bu sektöre çok stratejik yatırımlar yaptılar” diye açıkladı.
“Avrupa ve aynı şey aslında Amerika Birleşik Devletleri için de geçerli, sadece hız konusunda rekabet etmedi, aynı zamanda diyelim ki üretim koşulları açısından da rekabet etti.”
AB, bu sorunu çözmeye yönelik geniş stratejisinin bir parçası olarak, üretim kapasitesini artırmak, yatırımları teşvik etmek ve arzı çeşitlendirmek için işletmeleri ve paydaşları bir araya getirerek Avrupa Yapımı bir endüstri kuran Solar Alliance’ı kurdu.
Lansmanda konuşan AB’nin İç Pazardan Sorumlu Komisyon Üyesi Thierry Breton, karbondan arındırma ve enerji bağımsızlığı için güneş enerjisinin gerekli olduğu ancak Avrupa’nın büyük ölçüde Çin’e bağımlı olduğu bir ‘yeşil paradoks’tan bahsetti.
Tek Pazar, üretimi artırmak için Avrupa işbirliğini kolaylaştırır. Serbest dolaşım, değer zincirindeki şirketlerin birlikte çalışmasına olanak tanıyarak Avrupa’nın güneş enerjisi endüstrisini güçlendiriyor.
Güneş panellerinin geri dönüşümü: Zorlu bir görev
Fransa’nın güneydoğu şehri Grenoble’da Fransız startup ROSI, güneş zincirinin diğer ucu olan geri dönüşümle ilgileniyor.
Son yıllarda kurulan güneş panellerindeki artış, yakında ömrünün sonuna yaklaşan panellerdeki artışla da yansıtılacak. Bu, geri dönüşüm endüstrisi için büyük bir zorluğu temsil ediyor.
ROSI Genel Müdürü Antoine Chalaux euronews’e şunları söyledi: “3.000 tona kadar güneş panelini geri dönüştürebileceğiz, yani her yıl yaklaşık 100.000 panel geri dönüştürülebilir.”
“Fakat yarın 3.000 tonu geri dönüştürmek yeterli olmayacak, on binlerce tonu geri dönüştürmek zorunda kalacağız çünkü Fransa’da atık akışı artmaya devam edecek” dedi.
Bu, Avrupa genelinde yakında geri dönüşüme ihtiyaç duyacak güneş panellerinin sayısında bir patlamaya yol açıyor.
ROSI, farklı parçaları ayırmak için pirolizi kullanarak güneş panelindeki en değerli elementleri (silikon ve gümüş) çıkarmanın bir yolunu geliştirdi. Triyaj işlemi fotovoltaik hücreleri camdan ayırır ve kimyasal yıkama gümüşü ayırır.
ROSI aynı zamanda La Mure’de kısa süre içinde açılacak bir fabrikayla ölçeğini de büyütüyor.
Avrupa, tek pazarın yanı sıra bunun gibi sürdürülebilir inovasyonları daha dayanıklı ve küresel olarak rekabetçi olmanın bir yolu olarak görüyor.
Antoine Chalaux, “Geri dönüşüm, Avrupa’nın üstün olduğu bir alan ve Avrupa bu alanda hâlâ lider durumda” diye açıkladı. “Avrupa’da verimli bir fotovoltaik endüstrisini büyük ölçekte yeniden inşa etmek istiyorsak, bu malzemelerin geri dönüştürülmesi endüstrimizi daha rekabetçi hale getirecektir.”
İklim, enerji güvenliği ve istihdamın tehlikede olduğu göz önüne alındığında, Avrupa’nın güneş enerjisi endüstrisini yeniden ateşleyebilmesi hayati önem taşıyor.
